Bir kara operasyonlar keskin nişancısı, psikopat bir uluslararası terörist tarafından şantaja uğrayarak altı saat içinde altı bağlantısız kişiyi öldürmek zorunda bırakılır. Görünüşte sıradan olan bu kurbanlar, birbirleriyle hiçbir şekilde ilişkili görünmez. Ancak zaman daraldıkça ve her kurbanın geçmişine dair parçalar açığa çıktıkça, hepsinin derin bir sırla birbirine bağlandığı anlaşılır.

Keskin nişancı, sadece görevini yerine getirmekle kalmayıp aynı zamanda vicdanı ve hayatta kalma içgüdüsü arasında sıkışıp kalır. Onu şantaja zorlayan teröristin nihai planını çözmeye çalışırken, her cinayet onu hem kendi karanlık geçmişine hem de kurbanların hayatlarındaki beklenmedik bağlantılara doğru daha da yakınlaştırır. Her yeni hedefte, masum bir hayat mı sonlandırdığını, yoksa gizli bir tehdidi mi ortadan kaldırdığını anlamak için zamanla yarışır. Ancak saatler ilerledikçe, asıl hedefin sadece kurbanlar olmadığını ve kendisinin de büyük bir oyunun piyonu olduğunu keşfeder.

Bu gerilim dolu hikaye, ahlaki ikilemler, gizemli bağlantılar ve her adımda yükselen tansiyonla dolu bir kovalamacaya dönüşür. Keskin nişancı, sadece görevini sorgulamakla kalmayıp, kendi insanlığını da yeniden tanımlamak zorunda kalır.