Brooklyn’in arka sokaklarında başlayan Anora’nın hikâyesi, modern bir Külkedisi masalına dönüşür. Anora, hayatını seks işçiliği yaparak kazanan, zor ama hayatta kalmayı başaran genç bir kadındır. Hayatının sıradan akışında, New York’ta eğitim gören bir Rus oligarkın oğlu ile karşılaşır. Aralarındaki tutkulu ve ani bir bağ, birkaç gün içinde onları evlilik yemini etmeye götürür. Anora, hayalini bile kurmadığı bir lüks dünyasının kapılarını aralarken, aşkın sihirli etkisiyle geçmişinden uzaklaşabileceğine inanır.

Ancak bu peri masalı, kısa sürede karanlık bir dönüş yapar. Haberin Rusya’ya ulaşmasıyla birlikte, genç adamın ailesi alarma geçer. Ailenin gücü, serveti ve itibarını koruma çabası, Anora’yı hedef haline getirir. Anora'nın sıradan hayatı, bir anda uluslararası bir mücadeleye dönüşür. Genç adamın ailesi, evliliği iptal ettirmek ve oğullarını “aşağı tabakadan” biriyle olan ilişkisinden kurtarmak için New York’a gelir.

Oligark ailesinin manipülasyonları, tehditleri ve avukat ordusu karşısında Anora, kendi sesini bulmak ve aşkı için savaşmak zorundadır. Ancak mücadele sadece dış dünyayla sınırlı değildir; Anora, sevdiği adamın ailesine boyun eğmesiyle kendi kırılganlıkları ve güven çatışmalarıyla da yüzleşir.

Film, modern toplumun sınıf farklarını, zenginlik ile ahlakın çarpışmasını ve gerçek sevginin gücünü sorgular. Anora’nın kararlılığı ve cesareti, onu hem kendi geçmişiyle yüzleşmeye hem de hayalini kurduğu yeni hayata tutunmaya iter.

Bu sürükleyici dram, modern masalların da karanlık yüzleri olabileceğini, aşk ve statü çatışmasının her zaman mutlu sonla bitmeyebileceğini gözler önüne seriyor. New York’un hareketli caddelerinden Rusya’nın soğuk ve haşmetli atmosferine uzanan bu hikâye, izleyiciyi aşk, mücadele ve hayatta kalma temalarının etkileyici bir yolculuğuna çıkarıyor.