1990’lı yıllarda aynı lisede okuyan bir grup arkadaş, gençlik yıllarını unutulmaz kılan çılgınlıkları ve eğlenceleriyle hafızalara kazınmıştır. Her biri farklı karakterlere sahip bu arkadaş grubu, mezuniyetlerinin üzerinden 30 yıl geçtikten sonra sosyal medyada karşılaşır ve yeniden bir araya gelmeye karar verirler.

Buluşma yeri, o yıllarda her haftasonu toplandıkları, şimdi ise bakımsız ve terkedilmiş bir dağ evi olarak kalan eski mekânlarıdır. Karizmatik ama sürekli iş değiştiren Kerem, naifliğiyle herkesin sevgisini kazanan ama hala bekar olan Sevil, zengin bir iş insanı olmuş ve başarılarıyla övünen Burak, alaycı ve biraz da ukala gazeteci Derya ve lise yıllarının en popüler kızı olup şimdi ise iki çocuk annesi olan Elif…

İlk başlarda herkesin hayatının yolunda olduğunu ve harika günler geçirdiğini göstermeye çalışsa da, zaman geçtikçe bu sahte maskeler düşmeye başlar. Ortaya çıkan sırlar, pişmanlıklar ve gerçekleşmemiş hayaller, geçmişin ne kadar unutulmaz olduğunu bir kez daha hatırlatır.

Ancak eski dostlar arasında geçmişin hatıralarını tazeleyen şeyler sadece hüzünlü anılar değildir. Çılgın oyunlar, yersiz espriler ve birbirleriyle dalga geçmelerle dolu unutulmaz bir gece yaşanır. Kerem’in amatör bir şekilde çektiği komik korku filmi, Derya’nın sivri dilli mizah anlayışı ve Burak’ın eski aşklara dair yaptığı itiraflar geceyi bambaşka bir hale sokar.

Bu yeniden buluşma, sadece lise yıllarının tatlı hatıralarını anımsatmakla kalmaz, aynı zamanda her birinin içindeki o genç ruhu tekrar uyandırır. Birbirlerine olan bağlılıkları, yılların getirdiği mesafeye rağmen hala güçlüdür.