Ailelerinin katı kurallarından ve ilişkilerine duyulan onaysızlıktan bıkmış olan Ali ve Jale, özgürlüklerinin peşine düşerek kimseye haber vermeden şehirden kaçarlar. Amaçları, sakin bir yerde, aile baskısından uzak bir hayat kurmaktır. Genç çift, şehir dışında, sessiz ve izole bir bölgede yaşayan eski bir tanıdıklarının yardım teklifini kabul eder ve onun uzun süredir kullanılmayan, büyük bir köy evinde kalmaya karar verirler. Başta bu ev, ikisi için bir sığınak gibi görünür; sessizlik ve huzur, geride bıraktıkları kaosun tam zıddıdır. Ancak çok geçmeden bu huzur yerini korku ve dehşete bırakır.

İlk gecelerde evdeki gariplikler oldukça masum görünür: kapanıp açılan kapılar, duyulan hafif fısıltılar ve soğuk hava akımları. Ali, bu olayların eski bir evde yaşamanın doğal sonucu olduğunu düşünerek Jale’yi teselli eder. Ancak, Jale’nin geceleri gölgeler arasında hareket eden figürler gördüğünü söylemesiyle işler değişir. İkili, bu olayları anlamlandırmaya çalışırken evde buldukları eski eşyalar ve tozlu günlükler, yerin karanlık bir geçmişe sahip olduğunu açık eder.

Ev, bir zamanlar trajik bir hikâyeye tanıklık etmiş bir mekândır: önceki sahipleri, yıllar önce yaşanan gizemli bir kaybolma olayı nedeniyle evi terk etmek zorunda kalmıştır. Günlüklerden öğrendiklerine göre, burada yaşayan genç bir çift, evin içindeki karanlık bir varlığın hedefi olmuştur. Ali ve Jale, hikâyeyi derinlemesine araştırdıkça, evde bulundukları sürece aynı varlığın onların peşine düştüğünü fark ederler.

Geceler, çift için korkunun hakim olduğu saatlere dönüşür. Ali ve Jale, evde yalnız olmadıklarını her geçen gün daha da net bir şekilde anlarlar. Çekmecelerden çıkan ürkütücü çizimler, aynalarda beliren kısa görüntüler ve kulağa fısıldanan bilinmeyen kelimeler, varlığın gitgide güçlendiğini ve onlara yaklaşmakta olduğunu hissettirir. Artık tek amaçları bu kabustan sağ çıkmak olur.

Ali’nin evin bodrumunda bulduğu eski bir kutu, çiftin kurtuluş anahtarını içerebilir. Ancak, bu kutuyu açmak için önce varlığın yönlendirdiği ölümcül bir oyunun kurallarına uymaları gerekmektedir. Bu süreçte ikili, hem birbirlerine duydukları güveni sınayacak hem de geçmişteki trajedinin gölgesinde kendi kurtuluş hikâyelerini yazmaya çalışacaklardır. Ancak her adımda, geçmişin gölgeleri onları daha derine çeker ve her seçim, onları yaşamla ölüm arasında ince bir çizgide bırakır.

Film, hem gerilim dolu bir paranormal hikâye sunarken hem de Ali ve Jale'nin aşklarının bu zorlu sınavla nasıl başa çıktığını gözler önüne seriyor. Ev, sadece bir mekân değil, aynı zamanda korkunun ve çaresizliğin ete kemiğe bürünmüş hali olarak izleyiciyi içine çeken bir karakter haline geliyor. Ali ve Jale'nin bu kabustan kurtulup kurtulamayacağı ise filmin son dakikasına kadar bir sır olarak kalıyor.