Elif, bir gazetede astroloji köşesini yazmak üzere işe başlar. Burçlar hakkında en ufak bir bilgisi olmamasına rağmen, yeni görevine uyum sağlamaya ve yazılarını ilgi çekici hale getirmeye çalışır. Zorlandığı anlarda yaratıcılığına güvenerek burç yorumları yazar, ancak içten içe bu dünyaya yabancı olduğunu hisseder. Gazetenin koridorlarında dolaşırken, yıllardır hayranlıkla takip ettiği, kendisi için ilham kaynağı olmuş ünlü gazetecinin de aynı yerde çalıştığını öğrenir. Bu gelişme Elif için büyük bir motivasyon kaynağı olur.

Ancak işler sandığı kadar kolay ilerlemez. Aynı sayfalarda yazan genç ve hırslı meslektaşı Fırat ile rekabet içine girer. Fırat, astrolojiye olan ilgisi ve özgüveniyle öne çıkarken, Elif daha çok içgüdüleriyle hareket eder. İkili arasındaki bu tatlı sert çekişme, zamanla Elif’in kendini keşfetmesini sağlayan sürpriz gelişmelerle dolu bir serüvene dönüşür. Elif, başlangıçta yabancısı olduğu astrolojinin rehberliğinde hem kariyer yolunu hem de kendi iç sesini bulmaya başlar. Gazete koridorlarından yıldız haritalarına uzanan bu yolculuk, onun hayatında beklenmedik kapılar aralar.