Üniversite öğrencisi Alia, yaz tatilini geçirmek için New Jersey’deki aile evine döndüğünde, yeniden ailesinin kuralları ve gelenekleriyle yüzleşmek zorunda kalır. Özgürlüğüne düşkün, kendi ayakları üzerinde durmaya alışmış olan Alia, ailesinin muhafazakar yaşam tarzıyla çatışmaya başlar. Özellikle mükemmeliyetçi annesi Sheila'nın baskıcı tavırları, Alia'nın özgür ruhunu daha da sınar.

Bir gün, mahalledeki bakkalın yeni sahipleriyle tanışır ve onların yakışıklı oğlu Varun’la kısa sürede yakın bir arkadaşlık kurar. Varun, Alia’ya ailesinin dünyasından bir kaçış gibi gelir. Alia, onu bir akşam yemeğine davet ettiğinde, Varun’un annesi Bhairavi ile Sheila arasında geçmişte derin bir bağ olduğunu fark eder. Bhairavi ve Sheila’nın birbirlerini tanıması, Alia’nın merakını cezbeder. Annesi bu bağlantıyı reddetmeye çalışsa da, Alia, ailesinin geçmişindeki karanlık sırları araştırmaya karar verir.

Araştırmaları sırasında, ailesi hakkında bildiğini sandığı her şeyin aslında birer yalan olduğunu ve Sheila'nın mükemmel bir aile imajı oluşturmak için geçmişini sakladığını keşfeder. Bhairavi ile olan bağ, hem Sheila’nın hem de Alia’nın hayatında yıkıcı bir döneme işaret etmektedir.

Alia, bu sırların yalnızca annesinin değil, kendi kimliğinin de temellerini sarsacağını anlar. Varun ile ilişkisi ise bir yandan Alia’ya destek olurken, diğer yandan geçmişin gölgelerinin onları da tehdit ettiğini ortaya çıkarır. Aile bağlarının, sırların ve kimlik arayışının çarpıştığı bu hikâye, Alia'nın kendi yolunu bulma mücadelesi ve geçmişin yüklerinden kurtulma çabasıyla şekillenir.