Salem’in sevimli ve saf karakteri Hubie Dubois, kasabanın çocuklarından yetişkinlerine kadar herkesin alay konusu olmuştur. Ancak bu durum, Hubie’nin içindeki iyiliksever ve yardımsever kişiliği asla değiştirmez. Salem’e olan bağlılığı ve kasaba halkına olan sevgisi, onun yaşam felsefesini belirler. Hubie, özellikle her yıl düzenlenen görkemli Cadılar Bayramı etkinliklerinde, kutlamaların düzeninden emin olmak için büyük bir heyecanla gönüllü olur.

Ancak bu yıl işler farklıdır. Cadılar Bayramı gecesi bir cinayet işlenir ve bu gizemli olay, sadece kutlamaları değil, tüm kasabanın güvenliğini tehdit etmeye başlar. Hubie, kendini bir anda olayların tam ortasında bulur. Kasabanın alay edilen adamı, bu kez tüm kasabanın kaderini ellerinde tutmaktadır. Hubie'nin amacı, yalnızca Cadılar Bayramı'nı kurtarmak değil, aynı zamanda kasaba halkının ona olan bakış açısını değiştirmektir.

Hikâye boyunca Hubie, cesaretini toplar ve komik, tuhaf ama kararlı bir şekilde ipuçlarının peşine düşer. Salem’in karanlık sokaklarında, ürkütücü evlerinde ve gizemli köşelerinde dolaşırken, hem komik hem de beklenmedik durumlarla karşılaşır. Hubie’nin iyi niyetli ama sakar çabaları, kasaba halkını kahkahalara boğarken bir yandan da gizemin çözülmesine ışık tutar.

Film, korku öğeleriyle süslenmiş bir komedi olarak izleyiciyi güldürürken, alay edilen bir insanın içindeki cesaretin ve kararlılığın nasıl bir kahramana dönüşebileceğini eğlenceli bir dille anlatıyor. Hubie’nin zorlu mücadelesi, kasaba halkına yalnızca kahkahalar değil, aynı zamanda önemli bir ders de sunacaktır: Görünüşe aldanmayın, çünkü gerçek cesaret bazen en beklenmedik kişide bulunabilir.