Brandon, ordu içinde üst düzey yetkililere yönelik suikastlerin giderek arttığını ve öldürülenler arasında babasının da bulunduğunu öğrenince büyük bir yıkım yaşar. Babasının anısını onurlandırmak ve suikastçiyi adalete teslim etmek için hemen harekete geçer. Ancak katilin izini sürmeye başladıkça, olayların göründüğünden çok daha derin ve karanlık olduğunu fark eder.

Brandon, yaptığı araştırmalar sonucunda babasının aslında ölmediğini, gizli bir görevde olduğunu keşfeder. Bu görev, ordu içindeki hain bir grup tarafından, suikastçiyi yakalamak amacıyla babasının yem olarak kullanılmasını içeriyordur. Bu acımasız plan karşısında, Brandon hem babasını hem de kendisini hedef haline getiren komplodan kurtulmak zorundadır.

Brandon, bu tehlikeli oyunda doğru ile yanlış arasındaki çizgilerin bulanıklaştığını gördükçe, kimseye güvenemeyeceğini fark eder. Hem suikastçiyi bulmak hem de babasını kurtarmak için zekâsını, askeri becerilerini ve kararlılığını en üst seviyede kullanmak zorundadır. Gerilim dolu bu hikâye, Brandon’ın ailesini koruma mücadelesi ve komplolarla dolu bir macera sunar.