Sayen, bir ipucunu takip ederek Atacama Çölü'nün manzarasında görsel olarak etkileyici bir ıssızlığa varır. Orada, babasının adını temize çıkarmak ve Acteon'un sömürücü su kullanımı nedeniyle kasabasını kuru bir çöl haline getirmesini engellemek isteyen genç bir Atacameño kızı olan Quimal ile isteksizce ekip oluşturur.

Sayen'in, babasının adını temize çıkarmak ve Acteon'un su kullanımıyla ilgili adaletsizlikleri durdurmak için Atacama Çölü'ne yaptığı yolculuk, onu Quimal ile tanıştırır. Quimal, kendi topraklarını ve halkını korumak için kararlı bir şekilde mücadele eden bir genç kızdır. İkisi, farklı geçmişleri ve motivasyonları olmasına rağmen, ortak bir amacı paylaşırlar: doğalarını ve topluluklarını korumak.

Sayen ve Quimal, birlikte hareket ederek Acteon'un sömürüsüne karşı direnmeye başlarlar. İkisi, doğanın ve yerli halkın sesini duyurmak için bir araya gelirler ve Acteon'un haksız uygulamalarına karşı birlikte mücadele ederler. Bu sıra dışı ekip, çölün çıplaklığına meydan okurken, aynı zamanda kendi içsel mücadelelerini de yaşarlar.

Bu yolculuk, hem Sayen'in hem de Quimal'in karakter gelişimine katkıda bulunur. İkisi de birbirlerinin kültürlerini ve inançlarını anlamaya başlar ve birlikte çalışarak güçlerini birleştirirler. Acteon'un zorbalığına karşı verdikleri mücadele, hem yerel halklarının hem de doğanın haklarını korumak için verilen daha geniş bir mücadelenin bir parçası haline gelir.

Sayen ve Quimal'in hikayesi, birlikte çalışmanın ve ortak amaçlar için mücadele etmenin gücünü anlatır. İkisi, farklı geçmişlere ve farklı yaşamlara sahip olsalar da, bir araya gelerek Acteon'un zorbalığına karşı dururlar ve doğalarını korumak için cesurca mücadele ederler. Bu sürükleyici ve ilham verici hikaye, izleyicilere dayanışma, adalet ve çevresel bilinç hakkında önemli mesajlar verir.