Bir grup meraklı genç, geçmişin sıradan bir anında, sıradan olmayan bir şeyi fark eder. Ana karakterimiz, eski doğum günü kayıtlarını izlerken arka planda tuhaf bir silüetin belirdiğini fark eder. İlk başta bunun bir hata ya da şaka olduğunu düşünse de, görüntüyü tekrar tekrar izlediğinde gerçek yavaş yavaş ortaya çıkar: ekranda gördüğü kişi, kendisidir — ama o gün orada olmaması gerekir.

Bu garip keşif, onu ve yakın arkadaşlarını gizemli bir araştırmaya sürükler. İpuçları onları babasının yıllardır kilitli tutulan bodrumuna götürür. Eski, tozlu kutuların içinde sıra dışı elektronik cihazlar ve karmaşık bir plan şeması bulurlar. Dikkatlice incelediklerinde, bunun bir zaman makinesine ait olduğu anlaşılır. Gençler, bu olağanüstü icadı tamamladıklarında artık ellerinde geçmişe gidip geleceği değiştirebilecek bir araç vardır.

İlk başta bu gücü küçük ve masum arzular için kullanırlar: sınavları geçmek, kaçırdıkları bir konsere gitmek, hoşlandıkları kişilere kendilerini göstermek gibi… Ancak zamanla işin boyutu değişir. Kumar kuponları, piyango sonuçları ve tarihi olaylarla ilgili bilgi içeren “Almanac” kullanmaya başladıklarında, geçmişe müdahaleleri zincirleme bir etki yaratır. Ufak değişiklikler giderek büyük sapmalara yol açar; arkadaşlıkları, hayatları ve hatta gerçeklik algıları tehdit altına girer.

Project Almanac esintileri taşıyan bu hikâye, zaman yolculuğunun cazibesini ve bedelini keşfederken, gençlik enerjisiyle dolu bir bilim kurgu gerilimi sunar. Kazanmak için geçmişi manipüle etmenin sonuçları, sonunda en büyük kayıplara yol açacaktır. Gençler, zamanla oynamanın yalnızca eğlenceden ibaret olmadığını, bazen her şeyi mahvedebilecek bir sorumluluk olduğunu öğrenmek zorunda kalırlar.