Katya, doğaüstü bir yeteneğe sahip: Ölüleri görebiliyor. Ancak bu yetenek, onu hiç olmadığı kadar karanlık bir kâbusun içine sürüklüyor. İkiz kardeşi aniden ortadan kaybolduğunda, Katya gerçeği ortaya çıkarmak için umutsuz bir arayışa girer.

Polis ve çevresindekiler, onun hiç var olmadığını iddia eder. Katya’nın hayal gücünün bir ürünü, zihninin ona oynadığı bir oyun… Ama Katya bunun doğru olmadığını biliyor. Kardeşi gerçekti. Onunla büyüdü, onunla yaşadı.

Araştırması onu, şehirde kol gezen bir seri katilin varlığına götürdüğünde, Katya'nın korkuları gerçeğe dönüşür: İkizi, katilin kurbanlarından biridir. Ama hâlâ bir umut vardır. Onu kurtarmanın bir yolu olabilir.

Ancak gizemlerle dolu, sisler içindeki bu şehirde kimseye güvenemezsin. Yabancılar, dostlar, hatta kendi aklın bile seni yanıltabilir. Gerçek ile hayalin iç içe geçtiği, paranoyanın sınırları zorladığı bir yolculukta Katya, kendini ve geçmişini sorgulamak zorunda kalacaktır. Çünkü bazen en büyük tehlike insanın kendi zihninin derinliklerinde saklıdır...