Fransız çift Antoine ve Olga, uzun süredir İspanya'nın kuzeybatısında, yemyeşil doğasıyla ünlü Galiçya bölgesindeki küçük ve sakin bir köyde yaşamaktadır. Doğaya saygılı tarım yöntemleri uygulayarak, köyün terk edilmiş taş evlerini restore ederek ve bölgeye yeniden hayat kazandırarak huzurlu bir yaşam sürdürmeyi amaçlamışlardır. İlk bakışta her şey sakin, doğal ve uyum içindedir.

Ancak köyün yerel halkıyla olan bu huzur, kısa sürede gölgelenir. Antoine ve Olga, çevrede yapılması planlanan tartışmalı bir rüzgar türbini projesine şiddetle karşı çıkarlar. Onların çevreci kaygıları, köy halkı için ekonomik fırsatların önüne geçtiği düşüncesiyle ciddi bir tepkiyle karşılanır. Başta küçük tartışmalar ve bakışmalardan ibaret olan bu huzursuzluk, zamanla tehditlere, düşmanlığa ve açık çatışmalara dönüşür.

Antoine ve Olga'nın direnişi köyde kutuplaşmayı artırırken, iki taraf arasındaki gerilim yavaş yavaş kontrol edilemez bir boyuta ulaşır. Doğal cennetin içinde başlayan bu sessiz savaş, sonunda onarılamaz yaralar açacak ve köyün huzurlu yüzeyinin altındaki derin öfkeyi gün yüzüne çıkaracaktır.