Winnetou’nun kabilesi, yüzyıllardır yaşamlarını sürdürdükleri topraklarda büyük bir tehlikeyle karşı karşıyadır. Onların kültürü ve geçim kaynağının temelini oluşturan bufalo sürüleri artık yok olma noktasına gelmiştir. Avlanacak hayvan kalmayınca açlık tehdidi her geçen gün büyür ve kabilede derin bir umutsuzluk hâkim olur.

Kabilenin reisi Intschu-chuna, bu zor dönemde hem halkını korumak hem de oğlunu, geleceğin lideri olarak yetiştirmek zorundadır. Ancak genç Winnetou, babasının gözünde hâlâ deneyimsiz ve öğrenmesi gereken çok şey olan bir delikanlıdır. Babasına cesaretini, kararlılığını ve savaşçı ruhunu kanıtlamak isteyen Winnetou, kabilenin kurtuluşu için hayatını riske atmaya karar verir.

Tehlikeli ve bilinmezlerle dolu bir maceraya atılan genç savaşçı, hem doğanın acımasız şartları hem de yolda karşılaşacağı düşmanlarla mücadele etmek zorundadır. Bu yolculuk, onun yalnızca cesaretini değil; liderlik, fedakârlık ve sorumluluk gibi değerleri öğrenmesini sağlayacak bir olgunlaşma sürecine dönüşür. Winnetou’nun hikâyesi, hem kabilesinin hayatta kalma mücadelesini hem de bir gencin kendi kimliğini bulma yolculuğunu destansı bir dille anlatır.