Bir baba, iki kadın ve hayatta kalma mücadelesi, karanlık ve ölümcül bir dünyada şekilleniyor. Genç bir çocuğun hayatı, üç kişinin korkularıyla yüzleşmesini, cesaretlerini sınamasını ve insanlığın sınırlarını zorlamasını gerektiriyor.

Hikâye, dünyanın bir felaketle sarsılmasından yıllar sonrasında geçiyor. Doğa, grotesk ve vahşi yaratıkların hükmettiği bir yer haline gelmiştir. İnsanlar, güvenli sığınaklarında hayatlarını sürdürürken, dış dünyaya adım atmak, neredeyse ölümle eş anlamlı hale gelmiştir. Tek bir kural vardır: sığınakta kal, dışarı çıkma.

Ancak bu düzen, bir baba için yıkılır. Oğlunun ölümcül bir hastalık nedeniyle hayatta kalmak için acilen bir tedaviye ihtiyacı vardır. Tek çözüm, sığınağın dışında, tehlikeli yaratıklarla dolu vahşi bir bölgede bulunmaktadır. Baba, oğlunu kurtarmak için çaresizce bir plan yapar ve yardım almak için diğer sığınak sakinlerine başvurur.

İki kadın gönüllü olur: biri, geçmişindeki kayıplardan kurtulmak için bir amaca ihtiyaç duyan cesur bir hemşire; diğeri, dış dünyanın kaosuna dair karanlık bir sır taşıyan sessiz ama kararlı bir sığınak sakini. Üçü, korkularını ve geçmişteki travmalarını geride bırakmaya çalışarak, güvenli sığınaklarından ayrılır ve yaratıklarla dolu dünyaya adım atar.

Yolculuk, hem fiziksel hem de duygusal bir sınavdır. Etraflarını saran yaratıklar, sadece vahşi değil, aynı zamanda avlarını tuzağa düşürmek için zekâlarını da kullanan ölümcül varlıklardır. Gruptaki her bir birey, hayatta kalmak için kendi uzmanlık alanını ve yeteneklerini kullanır: babanın stratejik zekâsı, hemşirenin tıbbi bilgisi ve diğer kadının sezgisel doğa bilgisi.

Ancak yolculuk ilerledikçe, grup sadece dışarıdaki yaratıklarla değil, kendi içlerindeki çatışmalarla da mücadele etmek zorunda kalır. Geçmişten gelen sırlar, gizli travmalar ve karşılıklı güvensizlik, hayatta kalmayı daha da zorlaştırır. Herkesin bir noktada kendine şu soruyu sorması gerekir: Bir çocuğun hayatı için ne kadar ileri gidilebilir? İnsanlık, kurtuluş uğruna ne kadar karanlığa teslim olabilir?

Bu hikâye, karanlık bir dünyada ışık arayışını, fedakârlığın anlamını ve insan ruhunun en zor şartlar altında bile umudu koruma gücünü keşfediyor. Baba ve iki kadın, yalnızca çocuğu değil, kendi insanlıklarını da kurtarmaya çalışırken, hayatları bir daha asla eskisi gibi olmayacaktır.