Boşandıktan sonra, Olga yeni bir başlangıç yapmak için küçük kızıyla birlikte kırsal bir kasabada eski, fakat geniş bir eve taşınır. İlk başlarda, yeni evin sessizliği ve huzuru onları sakin bir hayata davet eder gibi görünür. Fakat zamanla, Olga evde bazı garip ve rahatsız edici olaylar fark etmeye başlar. Tuhaf gıcırtılar, açıklanamayan soğuk esintiler ve kızının duyduğu ancak kimsenin göremediği "misafirler" gibi olaylar giderek artar.

Bir gün, evin tavan arasında eski eşyaları karıştırırken Olga, tozlarla kaplı eski bir defter bulur. İlk başta defterin, evin önceki sahiplerinden birine ait sıradan bir günlük olduğunu düşünür. Ancak sayfaları çevirdikçe, korkunç bir gerçekle yüzleşir: Günlük, bir seri katilin itiraflarından oluşmaktadır. Katil, geçmişte bu evde yaşamış ve kurbanlarını burada öldürmüş olabileceğini açıkça anlatmaktadır. Daha da kötüsü, günlükteki bazı ipuçları, katilin hala yakalanmamış olduğunu ve evin etrafında bir yerlerde olabileceğini düşündürmektedir.

Olga, bu keşifle kendisini ve kızını büyük bir tehlikenin içinde bulur. Günlükteki detaylar, hem geçmişteki cinayetlerle hem de gelecekte yaşanabilecek korkunç olaylarla doludur. Olga, evin ve kasabanın derinlerinde gizlenen karanlık sırları ortaya çıkarmak zorundadır, yoksa kendisi ve kızı, bu evde yaşanan dehşetin bir parçası haline gelecektir. Sadece hayatta kalmak için değil, aynı zamanda geçmişin kabuslarından kaçabilmek için savaşmaları gerekmektedir.