Hayatını başkalarının çizdiği yolda yürüyen Ever Wong, ilk kez kendi adımlarını atmayı öğreniyor... Hem de kalbinin ritmini dinleyerek.

18 yaşındaki Ever Wong, ailesinin yüksek beklentileriyle büyümüş, doktor olması için yıllardır yönlendirilmiş zeki ve disiplinli bir genç kızdır. Yaz tatilinde tüm planı Princeton’a hazırlanmakken, ailesi onu aniden Tayvan’ın başkenti Taipei’deki kültürel yoğunlaştırma programına gönderir. Geleneksel değerleri pekiştirmek amacıyla tasarlanmış bu program, Ever için sıkıcı dersler ve katı disiplin anlamına gelir… ya da öyle sanır.

Ancak vardığı anda her şey değişir.

"Loveboat" olarak bilinen bu yaz programı, gençlerin ödevden çok özgürlüğü, dansı, aşkı ve eğlenceyi keşfettiği; sosyal etkileşimlerin sınır tanımadığı bir yerdir. Taipei’nin ışıltılı sokaklarında Ever, hayatının belki de en sıra dışı yazını yaşamaya başlar.

İki çok farklı genç erkek onun kalbini kazanmak için yarışır: biri gizemli ve asi, diğeri ise duyarlı ve dikkatli. Ever, aralarındaki duygusal ikilemde kaybolurken, içinde bastırdığı dans tutkusunu yeniden keşfeder. Fakat ailesinin onun için kurduğu hayallerle, kendi kalbinin arzuladıkları arasında bir seçim yapması gerekmektedir.

"Love In Taipei", aile baskısı, gelenek, özgürlük, kimlik arayışı ve ilk aşk üzerine kurulu renkli, neşeli ve duygusal bir yolculuk sunuyor. Ever’in gözünden büyümek; bazen dans pistinde, bazen gözyaşları içinde, ama daima cesaretle yaşanıyor.