13 yaşındaki Rita, yıllardır süren fiziksel ve psikolojik şiddete daha fazla dayanamaz ve bir gece babasının evinden kaçar. Elinde birkaç parça eşyayla büyük şehrin kaotik sokaklarına sığınır. Başlarda özgürlük hissi ve kalabalık arasında kaybolmanın verdiği rahatlıkla bir nebze olsun nefes alır. Ancak sokakların gerçeği kısa sürede Rita’yı yakalar: yalnızlık, güvensizlik ve çaresizlik.

Devlet görevlileri tarafından bulunur ve "koruma" amacıyla bir sığınma evine yerleştirilir. Ancak bu “güvenli ev”, dışarıdaki dünyadan çok daha karmaşık ve karanlık bir yapıya sahiptir. Burada kalan diğer kızlar da benzer travmalarla baş etmeye çalışırken, sistemin soğukluğu ve personelin kayıtsızlığı hepsinin umudunu tüketmektedir.

Rita, aynı odayı paylaştığı üç genç kızla yakınlaşır. Her biri farklı geçmişlerden gelse de, ortak noktaları sistem tarafından görülmemek ve suskunluğa mahkûm edilmek olmuştur. Birlikte özgürlük hayali kurarlar. Kurallarla boğulmuş bu duvarlardan kaçmak, kendi hayatlarını yeniden yazmak isterler. Ancak kaçış planı, onları içten içe kemiren öfkeyi ve bastırılmış acıyı da beraberinde getirir.

Planladıkları kaçış gecesi, kontrol edilemeyen bir öfkenin tetiklediği ani bir şiddet patlamasıyla son bulur. O gece sadece kapılar değil, vicdanlar da kırılır. Ve Rita, özgürlük hayaliyle çıktığı bu yolculukta, masumiyetini kalıcı olarak kaybeder.