Mustafa ve karısı, siyasi ve toplumsal olaylardan tamamen uzak, sıradan bir yaşam sürmektedirler. Fakir bir hayatın zorluklarıyla başa çıkmaya çalışırken, günlerini geçim derdiyle ve özellikle yeni aldıkları televizyonun taksitini ödemek için günde uzun mesailerle geçirmektedirler. Sokaklardan gece yarıları gelen çatışma sesleri ya da fabrikadaki sendikal hareketler, onların hayatına uzak ve ilgisizdir. Yaşadıkları dünyada bu tür olayların hiçbiri onları etkilememekte, günlük yaşamlarının bir parçası gibi görünmemektedir. Bir sabah, Mustafa ve karısı, darbe haberleriyle uyanırlar. Ancak bu haber, onların hayatında sadece sokaklardaki çatışmaların sona ermesiyle ilgili bir anlam taşır; başka bir anlamı yoktur. Hatta Mustafa, darbenin getirdiği güvenliği ve huzuru memnuniyetle karşılar, çünkü artık geceyi rahatça uyuyabileceklerini düşünmektedir.

Ancak, işler hiç beklemedikleri bir şekilde değişir. Bir gece, evlerine Şehmuz kod adlı bir siyasi sorumlu oldukları gerekçesiyle baskın yapılır ve Mustafa tutuklanır. Bu olay, onun için büyük bir sarsıntı olur çünkü bu an, hayatın hiçbir şeyin siyah ve beyaz gibi net bir şekilde ayrılmadığını, her şeyin karmaşık ve belirsiz olduğunu keşfedeceği ilk andır. Mustafa, birdenbire kendisini, yaşamının önceki sakinliğinden çok daha karanlık bir dünyada bulur. Her şeyin bir oyun gibi başladığı, ancak sonunda büyük bir trajediye dönüştüğü bu süreç, ona hayatın hiç de tahmin edebileceği kadar kolay bir yol olmadığını gösterir. Bu süreçte, sadece kendisinin değil, karısının ve toplumun yaşadığı acıları da görmeye başlar.

Eve Dönüş, 12 Eylül askeri darbesinin ardından dönemin zorluklarını ve travmalarını en sert şekilde anlatan filmlerden biridir. Yönetmenliğini, o dönemi bizzat yaşamış olan Ömer Uğur üstlenmiştir. Film, darbenin halk üzerindeki etkilerini, günlük yaşamın nasıl altüst olduğunu ve bireylerin karanlıkla yüzleşmesini sert ve gerçekçi bir şekilde işler. Mustafa'nın yaşadığı dönüşüm, film boyunca izleyiciyi derinden etkileyen bir hikâyeye dönüşür. Toplumun karanlık yüzüyle tanışan birey, yalnızca devletin gücünün değil, aynı zamanda kendi içindeki karanlık taraflarla da yüzleşmek zorunda kalır.