Bu hikaye, "Kayıp Adalet" adıyla travmatik bir adalet arayışını ve bir babanın hayatını mahveden olaylar karşısındaki mücadelesini anlatıyor.

Metin, İzmir'de ailesiyle huzurlu bir yaşam süren başarılı bir öğretmendir. Ancak bir gün işten eve döndüğünde, hayatı geri dönülmez bir şekilde değişir. Evlerine giren hırsızlar, karısı Bahar'a tecavüz etmiş, kızı Ece'yi ağır yaralamışlardır. Bu korkunç manzara karşısında şoka giren Metin, hırsızlardan birini yakalamayı başarır ve öfke ile onu öldürür. Cinayet suçlamasıyla hapse girer ve yıllarca bu suçun cezasını çeker.

Metin hapisten çıktığında ailesi dağılmıştır. Kızı Ece, yetiştirme yurduna gönderilmiştir; karısı Bahar ise yaşadığı travmanın etkisiyle psikolojik sorunlar yaşamaktadır. Metin, her şeye rağmen ailesini yeniden bir araya getirmek için çabalar. Hapishanedeki arkadaşı Orhan Baba'nın yardımıyla bir iş bulur ve bir ev kiralayarak hayatlarını düzene sokmaya çalışır.

Ancak, kısa bir süre sonra, evlerine giren diğer iki hırsızın delil yetersizliğinden serbest bırakıldığını öğrenir. Metin için adalet bir kez daha yara almıştır ve bu gerçekle yüzleşmek ona ağır gelir. Şimdi tek bir amacı vardır: Bu adamları bulup yaptıklarını itiraf ettirerek yeniden hapse girmelerini sağlamak. Ancak bu yol, Metin’i hem fiziksel hem de duygusal olarak daha karanlık bir noktaya sürükler.

Hikaye, adalet arayışında bir babanın yaşadığı derin acıyı ve hem ailesini hem de kendisini yeniden inşa etmeye çalışırken adım adım tükenişini gözler önüne seriyor.