Freddy, eski patronunu dolandırdı, çantasını parayla doldurdu ve ölümcül bir kurşun yarasıyla kaçışa geçti. Peşindeki adamların ne kadar acımasız olduğunu biliyor—onu canlı bırakmayacaklar. Yağmurlu bir gece, son çare olarak hareket halindeki bir otobüse biner ve belirsiz bir yolculuğa başlar.

Ancak, otobüsteki yolcular da sıradan insanlar değildir. Şüpheli bakışlar, alçak sesle fısıldanan konuşmalar ve her an patlamaya hazır bir huzursuzluk… Freddy, yalnızca peşindekilerden değil, yanında oturanlardan da korkmaya başlar.

Kan kaybı arttıkça, bilinci bulanıklaşır. Paranın ağırlığı onu ayakta tutsa da, her an ölümün eşiğindedir. Gece ilerledikçe otobüs bir mola yerine yanaşır—ve Freddy’nin son şansı doğar. Ancak kaçışın bir bedeli vardır. Kimse milyon dolarlık bir çantayı kolayca bırakmaz, özellikle de eski suç patronu artık oyunun kurallarını kendisi koyuyorsa…

Freddy bu geceyi atlatabilecek mi, yoksa yağmurla birlikte kanı da Georgia asfaltına mı karışacak?