Süper kahramanlara hayranlık duyan küçük bir çocuk, ailesiyle birlikte hafta sonu pikniği için ormana gider. Hayal gücü geniş olan bu çocuk, her fırsatta kendini bir süper kahraman gibi hisseder ve en büyük dileği, bir gün gerçek bir kahraman olmaktır. Ancak ormanda onu bekleyen şey, hayallerinden bile büyük bir maceradır.

Ormanda dolaşırken, nesli tükenmekte olan bir orman kaplanıyla karşılaşır. Bu görkemli hayvan, gözlerinde korkuyla çocuğa bakarken, uzaktan silah sesleri duyulur. Çocuk, kaçak avcıların kaplanı avlamak için peşinde olduğunu öğrenir. Kaplanın tehlikede olduğunu fark eden çocuk, cesaretini toplayarak harekete geçmeye karar verir. Hayran olduğu süper kahramanlar gibi davranmalı, ormanın gerçek koruyucusu olmalıdır.

Kaçak avcılara karşı verdiği mücadelede, çocuğun zekâsı ve cesareti ön plana çıkar. Ormandaki hayvanlarla gizli bir iletişim kurarak kaplanı kaçırmanın yollarını arar. Yol boyunca doğanın gücünü keşfeder, vahşi yaşamın dengelerini anlar ve hayatta kalmanın sadece fiziksel güçle değil, akılla da mümkün olduğunu öğrenir.

Bu tehlikeli görevde ona yardım eden sürpriz bir dost da vardır: Ormanda yaşayan yaşlı bir korucu. Çocuk, korucu ve diğer orman canlıları, kaplanı kaçak avcıların elinden kurtarmak için zekice bir plan yapar. Bu süreçte, kahraman olmanın yalnızca süper güçlerle değil, cesaret, iyilik ve azimle de mümkün olduğunu keşfeder.

Ormandaki bu inanılmaz macera, çocuğun hayatını ve bakış açısını sonsuza dek değiştirirken, doğayı korumanın ne kadar önemli olduğunu da gösterir. En büyük kahramanlık, doğayı ve masum canlıları koruyabilmekten geçiyordur.