Başarılı ve düzenli bir hayata sahip olan genç adam, yeni sevgilisi Ece ile mutlu ve huzurlu günler geçirmektedir. Ece’nin pozitif enerjisi ve sadeliği, adamın geçmişte yaşadığı karmaşadan sonra ona adeta nefes aldırmıştır. Ancak her şeyin yolunda gittiği bu dönemde, beklenmedik biri geçmişten çıkıp gelir: Hırslı ve manipülatif eski sevgilisi Sara.

Sara, adamın reddedemeyeceği kadar cazip bir iş teklifiyle geri döner. İşin cazibesi ve Sara’nın profesyonel yaklaşımı, adamı ikna eder. Sevgilisi Ece’yi de yanına alarak, yeni bir başlangıç için şehir değiştirirler. Ancak bu taşınma, hayallerdeki temiz sayfanın aksine, kabusun başlangıcı olacaktır.

Yeni şehirde çok geçmeden işler garipleşir. Ece, hiçbir açıklama yapmadan aniden ortadan kaybolur. Geride yalnızca duygusal bir veda videosu bırakır. Başlangıçta herkes, Ece’nin kendi isteğiyle gittiğini düşünse de kısa sürede ondan hiçbir haber alınamaz. Ece’nin yokluğu, adamın hayatında büyük bir boşluk yaratır. Sara, bu boşluğu hızla doldurmaya çalışır ve eski sevgililer yeniden yakınlaşır.

Fakat zaman geçtikçe, evin içinde ve çevresinde rahatsız edici olaylar yaşanmaya başlar. Adam, nerede olursa olsun Ece'nin izlerini ve varlığını hissetmektedir. Sara da geceleri evin içinde duyduğu tuhaf sesler ve gölgeler yüzünden huzursuzdur. Kapılar kendiliğinden kapanır, eşyalar yer değiştirir, fısıltılar duyulur…

İkili, bir yandan mantıklı açıklamalar ararken, diğer yandan aralarındaki eski hesaplaşmalar ve güvensizlikler yüzeye çıkar. Gerilim giderek tırmanır, gerçek ile hayal arasındaki çizgi silinir. Adam ve Sara, Ece’nin kayboluşunun ardında sıradan bir ayrılıktan çok daha karanlık, psikolojik ve hatta doğaüstü bir gerçeğin yattığını fark etmeye başlar.

Geçmişin gölgeleri, bastırılmış duygular ve kaybolan bir kadının gizemi, ikiliyi paranoya, korku ve karmaşık duyguların sardığı bir kabusun içine sürükler.