Ciddi, disiplinli ve takıntılı bir tiyatro yönetmeni olan Jeanine, yıllar sonra sahne dünyasına geri dönmeye karar verir. Ona verilen görev, kariyerine ilham veren ve aynı zamanda kişisel bir travmayı tetikleyen bir projedir: Eski akıl hocasının en ikonik yapıtı olan "Salome" operasını yeniden sahneye koymak.

Ancak bu teklif, sadece profesyonel bir meydan okuma değildir. Jeanine'in belleğinde bastırılmış halde duran geçmiş, sahne ışıkları altında yavaş yavaş gün yüzüne çıkmaya başlar. Provalar ilerledikçe, Sanat ile travma, geçmiş ile şimdi, güç ile teslimiyet arasındaki sınırlar bulanıklaşır. Jeanine, karakterleri yönetmekle kalmaz; aynı zamanda kendi içindeki karanlık sahneyi de yeniden yazmak zorundadır.

Psikolojik derinliği yüksek, görsel olarak çarpıcı ve opera dünyasının dramatik estetiğiyle örülü bu hikaye, bir sanatçının hem sahneyle hem de kendi içsel şeytanlarıyla olan yüzleşmesini anlatıyor. Sanat iyileştirir mi, yoksa yaranın kabuğunu yeniden mi kaldırır?