Bekar bir anne, art arda gelişen talihsiz olaylar zincirinin ortasında, hayatının kontrolünü yavaş yavaş kaybetmeye başlar. Maddi zorluklar, güvencesiz işler ve toplumun duyarsızlığı arasında sıkışmış bir şekilde ayakta kalmaya çalışırken, kendini hiç beklemediği karanlık bir yolun eşiğinde bulur.

Zor koşullar altında büyüttüğü çocuğu için elinden geleni yapan bu kadın, yaşadığı bir dizi olayla birlikte adım adım yalnızlaşır. Önce işini kaybeder, ardından ev sahibi tarafından tahliye edilir. Sosyal hizmetlerin radarına girer; hayatı ve anneliği sorgulanmaya başlanır. Destek beklediği kurumlar ve insanlar, ona sırt çevirir.

Tam her şey biraz olsun düzelecek derken, yaşadığı mahallede işlenen gizemli bir suçun baş şüphelisi haline gelir. Olay yerinde bulunması ve geçmişine dair bazı gölgeli detaylar, gözlerin onun üzerinde yoğunlaşmasına neden olur. Medyanın baskısı, toplumun yargılayıcı tavrı ve bürokrasinin soğukluğu arasında sıkışıp kalan kadın, artık sadece adını temize çıkarmak için değil, çocuğunun geleceği için de savaşmak zorundadır.

Bu süreçte kendini, hiç düşünmediği kadar karmaşık ve tehlikeli bir durumun tam ortasında bulur. Herkesin suçlayacak birini aradığı bu dünyada, sistemin sessizliği ve çevresinin kayıtsızlığı içinde adalet arayışı, onun içsel bir direniş başlatmasına neden olur.