Kenza, Curaçao'nun kırsal bir bölgesinde, babası Ouira ve dedesi Weljo ile birlikte yaşayan inatçı bir kızdır. Kenza'nın hayatı, iki adam arasındaki çatışma ile şekillenmektedir: Ouira, kararlı ve mantıklı bir polis memuru olarak, yasaları ve düzeni temsil ederken; Weljo, adanın orijinal sakinlerinin ruhsallığı ile özdeşleşen bir figürdür. Weljo, ruhlar dünyasına geçişini hazırlamak için Kenza'ya eski gelenekleri ve mistik inançları öğretmeye çalışırken, Ouira bu durumu eleştirir.

Kenza, 11 yaşında, bu iki zıt kutup arasında sıkışmış hisseder. Babası, onu mantıklı ve pratik bir hayat sürmeye zorlar, ancak dedesi, ona hayatta farklı bir bakış açısı sunmaya çalışır. Zamanla, Kenza, babasının katı tutumunun yeterli olmadığını ve dedesinin ruhsal öğretilerinin ona huzur ve denge getirebileceğini fark eder.

Bu süreçte, Kenza, kendi kimliğini bulmaya ve hangi yolun kendisi için doğru olduğunu keşfetmeye çalışır. Dedesinin mistik ve rahatlatıcı gelenekleri, Kenza'nın iç dünyasında yankı bulurken, aynı zamanda Ouira'nın mantıklı yaklaşımıyla da yüzleşmek zorunda kalır. İki adamın çatışması, Kenza'nın hayatındaki dengeleri değiştirecek ve onun kendi seçimlerini yapmasına olanak tanıyacaktır.

Film, Kenza'nın büyüme yolculuğunu, aile bağlarını ve gelenek ile modern yaşam arasındaki dengeyi keşfederken, izleyicilere derin bir kültürel ve duygusal deneyim sunmaktadır. Kenza, sonunda kendi yolunu bulacak mı? Yoksa iki zıt kutup arasında kaybolup gidecek mi? Bu soruların yanıtı, izleyiciyi büyüleyici bir keşif yolculuğuna çıkaracak.