Hikâye, Kaliforniya’da takipçilik suçunu yasalaştıran öncü bir ceza savcısının etrafında şekillenir ve tamamen gerçek bir olaya dayanır. Eski sevgilisine karşı takıntılı bir şekilde saplantı geliştiren bir takipçi, yalnızca mağdurunun hayatını değil, çevresindekilerin güvenliğini de tehdit etmektedir. Bu karmaşık ve tehlikeli durumda, sıcak kanlı ve sezgileri güçlü bir polis ile titiz, deneyimli bir bölge savcısı güçlerini birleştirmek zorunda kalır.

İkili, takipçiyi adalete teslim etmek için strateji ve dikkatle hareket ederken, karşılarına çıkan psikolojik manipülasyonlar, taktiksel oyunlar ve beklenmedik tehlikeler, hem mesleki hem de kişisel sınırlarını zorlar. Her adım, hem saplantılı failin akıl oyunlarına karşı koymak hem de mağduru korumak açısından kritik bir öneme sahiptir.

Bu gerçek suç hikâyesi, obsesyonun karanlık yüzünü, adaletin sağlanması için verilen mücadeleyi ve cesaretin sınırlarını dramatik ve gerilim dolu bir şekilde işler. İzleyici, adaletin peşindeki kahramanların zekâ, kararlılık ve risk dolu mücadelesine tanıklık ederken, saplantının hayatları nasıl altüst edebileceğini derinden hisseder.