Yakın gelecekte, bilim insanları güneşin hızla yaşlanmakta olduğunu ve çok geçmeden Dünya’nın, devasa enerji patlamalarıyla yok olacağı gerçeğini keşfederler. İnsanlık, hayatta kalmak için son bir çare arayışına girer. Çözüm, Dünya’yı güneşin ölümüyle yavaşça yok olmaktan kurtarmaktır. Ancak bu, devasa bir mühendislik projesi gerektirir: Dünya’yı, çok uzak bir mesafeye, yeni bir güneş sistemine itebilecek motorlar yapmak. İnsanlar, tüm mühendislik gücünü ve bilimsel birikimini bu projenin etrafında toplayarak dev bir yolculuk için hazırlık yaparlar.

Bununla birlikte, gezegenin geleceği için yapılan bu girişim yalnızca mühendislik ve teknolojiyle ilgili değildir. Bu yolculuk, çok daha büyük bir tehlike taşır. Evrenin derinliklerine doğru yapılacak olan bu yolculuk, bilinmeyen tehditler ve imkansız engellerle doludur. İnsanlık, ancak son derece cesur ve yetenekli bir grup gencin, ölümle burun buruna gelip bu operasyona katılmasıyla hayatta kalma şansına sahip olabilir.

Bu gençler, toplumun her köşesinden gelmiş, sıra dışı yeteneklere sahip bireylerdir. Her biri farklı bir alanda uzmanlaşmış, hayatlarını riske atarak Dünya’yı kurtarmak için seçilmişlerdir. Fakat bu zorlu görevin onları bekleyen bedeli, yalnızca fiziksel değil, duygusal ve psikolojik olarak da ağır olacaktır. Her adımda, bilinmeyenin korkusuyla karşı karşıya kalan bu gençler, evrenin derinliklerine doğru ilerlerken, kendi içsel mücadeleleriyle de yüzleşirler. Bu yolculuk, yalnızca bir gezegenin hayatta kalması için değil, aynı zamanda insanlığın bir bütün olarak kendisini sorgulaması için de bir fırsat olacaktır.

Zorlu yolculuk, onlar için sadece hayatta kalma mücadelesi değil, aynı zamanda geleceği değiştirme, insanlık için umut olma ve en önemlisi cesaretin sınırlarını test etme anlamına gelir. Her şey sona ermeden önce, hayatta kalmak için son bir çaba göstererek, insanlık için tek bir şansı daha hayata geçirmeye çalışırlar.