Öznur, çocukluğundan beri teyzesinin oğlu Kudret’e karşı derin bir aşk beslemektedir. Bu saplantılı duygular zamanla tutkulu ve yasak bir ilişkiye dönüşür. Ancak Kudret, bu yasadışı ilişkiyi sonlandırmaya karar verdiğinde, Öznur’un saplantısı tehlikeli bir boyut kazanır. Onu elde etmek için akla hayale gelmeyecek bir yola başvurur: Kara büyü.

Öznur, Kudret’in eşi Nisa’ya bir büyü yaptırarak ona korkunç bir cin musallat eder. İfrit, Nisa’nın bedenini ele geçirecek ve ruhunu adım adım tüketmeye başlayacaktır. Büyünün etkisiyle Nisa, korkunç halüsinasyonlar görmeye, ruhsal ve fiziksel olarak tükenmeye başlar. Ancak işin dehşet verici yanı, bu lanetin sadece Nisa ile sınırlı kalmamasıdır. Büyünün bir parçası olarak, beş yatsı namazı süresince Nisa ve onun soyundan gelen herkesin ölmesi gerekmektedir.

Kudret, karısının yaşadığı korkunç değişimi fark ettiğinde artık çok geçtir. Büyünün zincirlerini kırmak için bir çıkış yolu ararken, ailesini ve kendisini bekleyen korkunç sonla yüzleşmek zorundadır. Ancak bu lanetten kurtulmak sandığı kadar kolay olmayacaktır. Çünkü bir kez çağrılan İfrit, kan dökülmeden geri gitmeyecektir.