Gabriel Van Helsing, geçmişinde saklı bir lanet nedeniyle reddedemediği bir görevle karşı karşıyadır. Vatikan'daki gizli bir örgüt için çalışan Van Helsing, dünyaya dehşet saçan şeytani yaratıkları avlamaktadır. Ancak bu mücadeleleri yüzünden insanlar onu kahraman olarak değil, bir katil olarak görmektedir. İnsanlık adına yaptığı fedakarlıklar anlaşılamayan Van Helsing, bir efsane haline gelmiştir.

Son görevi ise efsanevi vampir Kont Drakula'yı yok etmek için Transilvanya'ya gitmektir. Transilvanya, Drakula'nın yarattığı korku ve karanlıkla hükmettiği bir bölgedir. Van Helsing burada, Drakula'nın en büyük düşmanı olan Valerious ailesinin hayatta kalan son bireyi Anna Valerious ile tanışır. Anna, ailesinin intikamını almak ve Drakula'nın kölesi olan yaratıkları ortadan kaldırmak için ant içmiş genç ve cesur bir avcıdır. Van Helsing ve Anna, ortak düşmanları Drakula'ya karşı güçlerini birleştirirler ve onu durdurmak için zorlu bir savaşa atılırlar. İkisi, sadece Drakula'yla değil, aynı zamanda kendi içlerindeki karanlıkla da yüzleşmek zorundadırlar.