Jem Belcher, genç yaşta yoksulluk içinde büyüyen bir boksör adayıdır. Eski bir dövüşçü olan büyükbabası, Jem’e hem yaşam mücadelesini hem de dövüş sanatlarını öğretmiştir. Jem, büyükbabasının gururunu kazanma arzusuyla, onun izinden giderek boks kariyerine atılmaya karar verir. Fakat büyük bir çıkış yapabilmek için bir ustaya ihtiyaç duyar ve bu noktada ünlü boks koçu Bill Warr'ın yardımını ister.

Bill, Jem'in doğal yeteneğini fark eder ve onu dünyanın en büyük dövüşçüsü yapmak için eğitmeye başlar. Jem, büyük bir bağlılık ve disiplinle antrenmanlarına devam ederken, birçok zorlukla karşılaşır. Ancak bu zorluklar onu yıldırmaz; Jem, azmi sayesinde başarıya ulaşır ve boks dünyasında bir şampiyon olarak yükselir. Bu başarı ona hem şöhret hem de maddi bir refah getirir.

Ancak talihsiz bir kaza, Jem'in hayatını sonsuza dek değiştirir. Kazada kısmen kör kalan Jem, hem kariyerini hem de sosyal statüsünü kaybetmeye başlar. Bu zorlu düşüşün ardından, boks dünyasından neredeyse silinir. Fakat beklenmedik bir şekilde, bir geri dönüş fırsatı doğar. Jem, yeni şampiyonla yüzleşmek için son bir dövüşe çağrılır. Bu acımasız mücadele, Jem'in sadece boks kariyeri için değil, aynı zamanda kişisel olarak da bir kurtuluş mücadelesi olacaktır.

Son dövüşte, Jem hem fiziksel hem de zihinsel sınırlarını zorlayacak, boksun sadece bir spor değil, hayatta kalmanın bir yolu olduğunu bir kez daha kanıtlayacaktır.