Genç çift Rohan ve Josh, ilişkilerini bir sonraki aşamaya taşımak ve ailelerini bir araya getirip tanıştırmak amacıyla kırsalda mükemmel bir hafta sonu kaçamağı planlar. Rohan’ın ebeveynleri Sharon ve Frank, geleneksel değerlere bağlı, ciddi ve disiplinli bir çifttir. Josh’un ebeveynleri Liddy ve Cliff ise tam tersine rahat, özgür ruhlu ve hayatı eğlenerek geçirmeyi tercih eden bir çifttir. İki farklı dünyanın bir araya gelmesi, daha ilk dakikalardan itibaren küçük çatışmalara ve kırıcı mizah dolu anlara neden olur.

Bütün farklılıklarına rağmen, Rohan ve Josh her iki tarafı da uyumlu hale getirebilmek için elinden geleni yapar. Ancak hafta sonu boyunca artan gerginlik, ikiliyi zor durumda bırakır. Her şey zaten yeterince zorken, kiraladıkları ıssız ve eski kır evinde garip olaylar yaşanmaya başlar. Geceleri duyulan fısıldamalar, kendiliğinden açılan kapılar, aniden ortaya çıkan soğuk hava dalgaları... Kimse bu olayları ciddiye almak istemez ama hepsi de derinlerde bir şeylerin yolunda gitmediğini hissetmektedir.

Olayların tuhaflığı arttıkça, aileler bir araya gelerek gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalır. Bu evde yaşayan 400 yıllık bir poltergeist vardır ve varlığını hissettirmekten çekinmemektedir. Ancak bu poltergeist’in amacı yalnızca onları korkutmak değildir; yüzyıllardır çözülememiş bir mesele yüzünden huzur bulamayan bu ruh, kendisini dinleyecek birine ihtiyaç duymaktadır.

Rohan, Josh, Sharon, Frank, Liddy ve Cliff, bu hayaletin mesajını çözmeye çalışırken birbirlerini daha iyi tanımaya ve anlamaya başlarlar. Zorunlu olarak bir araya gelmenin etkisiyle, her iki aile de farklılıklarının aslında birbirlerini tamamladığını fark eder. Poltergeist’in trajik hikayesini keşfettiklerinde, onun huzur bulmasına yardımcı olurlar. Bu süreç, her iki aileyi de köklü bir değişime sürükler. Hem ilişkilerindeki sorunları aşmalarını sağlar hem de birbirlerine karşı daha hoşgörülü ve anlayışlı olmalarını öğretir.

Hafta sonu, herkes için beklenmedik bir dönüşümün başlangıcı olurken, Rohan ve Josh için de ailelerini bir araya getirme çabalarının boşa gitmediği anlamına gelir. Çünkü her iki aile de artık birbirini birer yabancı olarak görmek yerine, karmaşık ama sıcak bir bütün olarak kabul eder.